https://www.abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

BOĞDUK YİNE

Okunması Gerekenler

AYAĞA KALKTIK

Bıçak sırtı gibidir böyle maçlar. Avrupa Kupası'nda alınan tarihi bir mağlubiyetin ardından hoca, yönetim, oyuncular hepsi eleştiri bombardımanı altında....

MERHABA HAYAT

Çok kalabalık bir restorana gidiyor, ilgisini garsonların hafızası çekiyor. Sizin masaya getirdiklerimi 1 saat sonra unuturum hatta 1 saat...

S.O.S.

S.O.S. Krugman’ın Pop Internationalism adlı kitabında bahsettiği gibi toplumların ekonomik kaderini şirketlerin değil ülkelerin rekabeti belirler. Ülkeler aslında kurumsal rekabeti...

BOĞDUK YİNE

Fenerbahçe’nin maç başlangıcındaki baskısı inanılmaz. Bu presi kırmak rakipler için çok zor. Top ayağımıza geçtikten sonra ise çok hızlı bir pas trafiği başlıyor. Eveleme geveleme yok, rakip defansın dengesini bozana kadar top dolaştırıyor takım ve bunu az kayıpla gerçekleştiriyor. Tabii böylesine bir pas trafiğini becerebilmek için de iyi topçulara ihtiyacın var. “İyi futbol iyi topçularla oynanır” lafı da burdan geliyor zaten.

Sonrası başa sararak aynı hikaye. Top rakibe geçiyor, çok çabuk şekilde yine geri kazanıyorsun. Arkasından hızlı, göze hoş gelen, pozisyon üstüne pozisyon bulan bir oyun. Fenerbahçe’nin bu sezonki oyunu bu işte, yani “büyük takım oyunu”.

Topu geri kazanma kısmında bütün takımın katkısı var. Geri dörtlü ve İsmail zaten olağan şüpheliler ama ben Fred ve Szymanski’yi öne çıkartmak istiyorum. Fred bir deli oğlan, dakika 88, skor 4-1 , hala ön tarafta ordan oraya koşup rakibin top çıkartmasını engelliyor. Ama özellikle Szymanski’ye topsuz oyunda dikkat etmek lazım. Hücum presinin gizli kahramanı o. Sadece attığı, attırdığı gollerle değerlendirmemek lazım bu oyuncuyu.

Hücumda ise Dzeko ve Tadiç tüm ustalıklarını konuştururken, Irfan Can da destek oluyor onlara. Bu arada mücadelesi de üst düzey Irfan Can’ın. Attığı golden az sonra çok güzel bir top taşıdı. Hatay stoperi tarafından biçildi. Baktım ayağa kalkıp devam etmek istiyor. İşte Irfan Can’ın bu isteği, top oynama düşüncesi bütün takımın ruh halini özetliyor.

Bunun için de tabii ki Ismail Hoca’ya teşekkür etmemiz gerekiyor. Futbolcuların maksimumunu alıyor sahada. Bu bir teknik direktör için en önemli özelliklerden biridir. İlk 11’i oturttu, taraftarla takım arasında müthiş bir bağ kurdu, fizik kalite olarak oyuncular üst seviyede ve futbolumuz keyif veriyor. Bir hocadan daha fazla ne isteyebiliriz?

İstediğimiz aslında belli: Şampiyonluk
Onu da elde etmek için yapmamız gereken belli.
Bu oyunu, bu desteği, bu birlikteliği devam ettirmek. Dış etkenlerin yaratacağı olası sıkıntılara karşı sağlam durmak.
Ne olursa olsun kırılmamak, hatta desteği daha da arttırmak. Sonrası da inşallah o çok özlediğimiz mutlu son.

mail [email protected]

twitter: @alperalp72

 

Önceki İçerikDURDURULAMIYOR
Sonraki İçerikNAZARI DA YENDİK BU SEFERLİK

Son Haberler

AYAĞA KALKTIK

Bıçak sırtı gibidir böyle maçlar. Avrupa Kupası'nda alınan tarihi bir mağlubiyetin ardından hoca, yönetim, oyuncular hepsi eleştiri bombardımanı altında....

MERHABA HAYAT

Çok kalabalık bir restorana gidiyor, ilgisini garsonların hafızası çekiyor. Sizin masaya getirdiklerimi 1 saat sonra unuturum hatta 1 saat sonra sizi bile hatırlamam ama...

S.O.S.

S.O.S. Krugman’ın Pop Internationalism adlı kitabında bahsettiği gibi toplumların ekonomik kaderini şirketlerin değil ülkelerin rekabeti belirler. Ülkeler aslında kurumsal rekabeti kendi içlerinde yaşarlar ve piyasadaki...

YIKILMADIK AYAKTAYIZ

Büyük fırsattı tabii dün Galatasaray'ın Hatay'a kaybetmesi. Bir galibiyetle bugün tekrar 2 puan farkla öne fırlayacaktık. Olmadı. Çocuklar çok istedi, çok ta iyi mücadele...

LİDERLİĞE BURUK BİR MERHABA

Ateistin ateistliği uçak türbülansa girene kadar, Feministin feministliği kocayı bulana kadar, İsmail Kartal'ın serisi de 2 sakat verene kadarmış. Neden diyorum, sezon başından bu yana...

Benzer Konular