GOL DÜELLOSU
Bekâr bir adam her akşam eve geç geliyor, alkol de almış, elbiseleriyle atıyor kendini yatağa, yatağa uzanmış vaziyette kundurayı havaya fırlatıyor, havada salto atan ayakkabı güm diye parkeye çakılıyor, sonra diğeri..
Alt kattaki komşu zili çalıyor bir gün diyor ki gecenin ortasında uyandırıyorsun bizi, şu ayakkabıyı usturupla çıkar..
Ertesi gün yine geç geliyor, yine atıyor kendini yatağa, ayakkabının tekini fırlatıyor ve sonra komşu aklına geliyor usulca çıkarıyor diğerini..
Yarım saat sonra komşu zili çalıyor ve diyor ki:
Ya kardeşim fırlat şu ayakkabının diğerini de rahatça uyuyalım..
Şu ilk şut kaleye bir gelse de, Altay topu içeri alsa da rahatça bir maç izlesek diye tetikte bekleyen kaç kişi var?
Gerçi bugün ikinci şutu içeri aldı ya neyse..
Jesus yine dönmüş 3’lüye, önde basarak başladı takımı ama Pedro ve İrfancan gibi iki tane pres sevmeyen oyuncuyla sahaya çıkınca rakip presi kırmayı başardı ve bu şekil savunmanın zaafı olan defans arkasına atılan toplar hedefi bu kez buldu ilk yarıda. Kaleci faktörünü saymıyorum artık..
Fenerbahçe aslında bugün maça golle başladı, sahada henüz hiç bir şey yapmadan Crespo’nun mükemmel golüyle skoru buldu ama tutamadı, peş peşe iki golü kalesinde gördü ve bir anda yenik duruma düştü.
Tabii burada üçlü savunma haricinde Emre’nin etkisiz kaldığını, İrfancan’ın ve Pedro’nun etkisiz kaldığını ve sahadaki pas bağlantılarında ciddi arızalar gördüğümün de altını çizmem lazım..
Karagümrük de ikinci bölgeyi iyi kapadı, sert oynadılar ve hakem de müsaade etti. Kapılan topları da öne çabuk oynama taktiği ile çıkmışlar, başarılı da oldular. Siyahi kanat forvetleri ve sağ kanat oyuncusu zorladı bayağı..
Golden sonra Fenerbahçe baskıyı artırdı ve Lincoln-Valencia işbirliğinde skor eşitlendi..
İkinci 45 dakikada sanıyorum herkes bir değişiklik bekledi Jesus’tan ama aynı 11’le başladı. Valencia’nın handball pozisyonundan attığı penaltı gölüne Altay karşılık verince maç tekrar 3-3’e geldi. Çok enteresan bir maç oldu aslında. Fenerbahçe için zor bir maç olacak diye düşünürken bir handball pozisyonu daha oldu ve Valencia skoru 4-3’e taşıdı..
İş bitti diyenler yine yanıldı bu kez de Kapacak skoru eşitledi..
Fenerbahçe açısından zor ve ders çıkarılması gereken bir maç oldu. Önde pres yapılamadığında 3’lü savunmanın problemler çıkarabileceği gerçeğini görmüş olduk. Gustavo Henrique’nin o kadar da iyi bir stoper olmadığını görmüş olduk, özelikle 3.gol de çok ağır kaldı. Altay’ın yeterli bir kaleci olmadığını çok yazdık zaten. Fenerbahçe defansı bugün gerçekten S.O.S verdi. Ligde iddialar ve hedefler netleştikçe daha zor maçlar olacak. Bu hafta oynanan iki maçta da ciddi uyumsuzluk vardı sahada bunu da ideal 11 eksikliğine bağlıyorum. Haftada 2 maç oynayan tek takım Fenerbahçe değil, bu kadar rotasyon çok bence.
Mesela Batshuayi. Bu adam yetenekli, oynaması lazım. Pedro kendine gelsin diye yedek kalmamalı, kaliteli olan, iyi olan oynar..
Bu bağlamda Jesus da hamlelerinde geç kaldı. Pedro çok uzun kaldı sahada. Rossi-Emre daha erken olabilirdi. İrfan-Rossi de olabilirdi. Rossi hem beki kovalıyor hem de o sahadayken pas ritmi artıyor.
Maçın adamı Valencia gibi durabilir ama Crespo yine damgasını vurdu. Bu adam bir harika. Seyretmesi keyifli gerçekten, bir gözüm hep onun üstünde. 50 milyon anasını satayım, kalmaz buralarda fazla. Jesus şu adamı yedek oturttu ya? Şimdi anlamıştır herhalde. Lincoln’ü beğendim, yerinde oynamıyor sadece, mükemmel asist yaptı. Szalai son asistiyle günü kurtardı ama o da kötüydü, Osayi de kötüydü, İsmail de iyi değildi ama Arao kadar oynadı. İrfan da etkisizdi.
Diğer taraftan güzel maç oldu, Jesus bunların canını çıkarır bu hafta. Kötü oynarken kazanmak çok önemli ama 4 golün izahı yok, düşündürdü biraz.
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907
