Kırmızı hatta belki de tarihinde ilk kez bu kadar yaklaşan Galatasaray, hayati önem taşıyan maçta sahasında Trabzonspor’u ağırladı.
Maça çok iyi başlayan Galatasaray, ilk yarının tamamında neredeyse rakibine top göstermedi. Sağ kanatta Emre, sol kanatta Kerem, ortada Cicaldau ve ilerde Halil yerinde ve ve doğru presle, rakibinin oyun kurmasına engel oldu. Bunda Hamsik’in oyunda olmaması da etkiliydi tabi. Galatasaray oynatmamasının dışında doğru oyun da oynamaya çalıştı. Verilmeyen bir penaltının haricinde bir de VAR’dan verilen penaltıyla Galatasaray öne de geçti. Öne geçtikten sonra ilk yarı bitimine kadar da doğru oyununu sürdürdü.
kinci yarıya Trabzonspor iki değişiklikle başladığında tribünde acil değişiklik gerektiğini söyledim. Siopis orta sahayı daha çok tuttu ve istenilen pres ve baskı oyununu Galatasaray’a yaptırmadı. Sarı-kırmızılılar ise sahada çok yorulup aksadığı görülen Boey, Emre ve Cicaldau’yu, sahada bence pek varlık gösteremeyen Halil ve Berkan’ı çıkartmayışı -ki nitekim gol yedikten sonra Boey ve Emre çıktı.- tehlike çanlarının çaldığını resmen farketmiyorum demek oldu. Gol ise bireysel hatalardan geldi her zamanki gibi. 2 oyuncu ayağının altından topu kaçırınca Bakasetas düzgün vuruşla golü buldu. Golden sonra takım afalladı tabiri caizse. Sene başından beri uygulanan ve tutmayacağı aşikar olan defanstan pasla çıkma fantezisi 90’da yine Taylan’ın hatasıyla beraber golle sonuçlandı. Bu dakikadan sonra taraftardan gelen istifa sesleri gayet yerindeydi. Fakat bu takımı yönetimle birlikte kuran Terim’e hala İmparator diye bağırmaları da çok ironikti. Evet bu yönetimin bu işi yapamadığı aşikar fakat bu sadece yönetime değil Terim’e de yazar.
Galatasaray aldığı sonuçla kırmızı hatta adım adım yaklaşıyor. Bu takım bu durumu bence haketmiyor. Bakalım gelecek 15 haftada tehlikeli bölgeden uzaklaşan bir Galatasaray’ı mı yoksa son maça kadar tehlikeyi hisseden ve hissettiren Galatasaray’ı mı izleyeceğiz?
Kalın sağlıcakla.
mail: cevat.dil@abcspor.com
twitter: @cevatdil