10 kere 1-0 kazanmak bir kere 10-0 kazanmaktan daha iyi olduğundan dolayı sezonun başından bu yana skor yazarlığı yaptığımız bir gerçek.
Puan tablosu başka türlü konuşuyor, sahadaki oyun başka..
Bugün de yine skor olarak baktığımızda Fenerbahçe istediğini yine almış oldu. Fenerbahçe kazandıkça biz de skor yazarlığı yapmaya devam edeceğiz bu iş nereye kadar ben de bilmiyorum..
Pereira’nın rotasyonları her maç öncesi taraftarın canını sıkıyor ama sonuca baktığımızda puan kaybı da olmuyor..
Yoğun maç trafiği ve bugüne kadar yaşanan fahiş sayıdaki sakat Pereira’yı böyle bir riske itiyor..
Muhammed konusuna gelince vasat bir yetenek, fikrim değişmiş değil ama Pereira o bölgede koşan oyuncu istiyor, önceliği bu, Osayi’yi dinlendirmek istemiş yine Muhammed’i tercih etmiş, vasat oynadı. Aksadı diyemem..
Hatayspor yenmek için de çıkmış, bu da bir hata. Fenerbahçe’de kontra silahları var hatta elindeki malzeme başta Valencia olmak üzere kontraya uygun. Hatay ilk 15 dakikada golü bulsaydı büyük ihtimalle Pereira’nın rotasyonu da elinde patlardı..
Tempolu ortada bir oyun oldu ilk yarıda, iki takımda skor olarak öne geçebilirdi, orta sahaların çabuk geçildiği güzel bir ilk yarıydı, golü Fenerbahçe buldu 17.dakikada. Hatay golden sonra biraz daha yüklenir gibi oldu ama bu kez de kornerden ikinciyi yediler ve zor olması beklenen bir deplasman bir anda kolaya döndü.
Fenerbahçe’nin mükemmel iki stoperi var, bugün Novak da iyi eşlik etti, 2-0’dan maçı çevirmek öyle kolay iş değil..
Pereira ikinci yarıya daha temkinli bir oyun şablonu içinde başladı, hamleleri de skoru artırmaktan ziyade tutma üzerineydi, istediği de oldu..
Osayi’nin kısa düşen pası neticesinde bir gol buldu Hatay ama gerisi gelecekmiş gibi bir hava olmadı..
Zaten sorun şu, Fenerbahçe maçı kazanır mı noktasında hep bir tereddüt oluyor ama kaybeder mi noktasında bu tereddütü ben kendi adıma hissetmiyorum hiç.
Sahaya biraz odaklanmak istiyorum, bugün Valencia, Berisha ve Rossi üçlüsünden ikisi forvet arkası gibi oynadı, zaman zaman Berisha ve Valencia yer değiştirdi, ofans bölgesi hareketliydi.. İlk gol zaten böyle gelişti, Valencia’nın payı büyük Rossi’nin gölünde..
Orta sahadan toplar geç çıktı. 8 numara için en makul aday Mert Hakan diyenler var ama bugün gördük ki o da değil ve bu kadar adam arasından bir 8 numara çıkmaması da ilginç..
Fenerbahçe’nin en büyük karın ağrısı Gustavo. Bugün kaç atak öldürdü saymadım. Ya geriye dönüyor ya da yana. Hiç biri olmadı ya topu ayağında çok uzun tutuyor ya da çok fazla sürüyor. Yanında Osayi koşuyor, topu 20 metre sürüyorsan o topu Osayi’ye atmayacaksın. 20 metre sürdükten sonra Osayi’ye atıyorsan ne anlamı kalıyor? Bence kanserli hücre Gustavo ve maalesef yedeği yok. Rotasyona uğramayan tek oyuncu da Gustavo bu arada.
Crespo da 8 numara. O da yedeklemez. 6 numarasız oynanır mı? Oynanır. Pereira ne zaman farkederse artık. Emre uyanmıştı bu işe..
Serdar Dursun. Anormal bir gol kaçırdı. Bundesliga-2 gol kralı, şanssızlık olmalı bunun adı ama adam anadan doğma santrfor. Bence çok iyi işler yaptı sahada, oyun yönünü değiştirdi, topu sakladı.
Berisha’da ışık yok.. olmayacak gibi..
Başından beri Rossi’de bir ışık görüyorum. Bu adam 10 numara değil, 7-9 falan da değil. Bu adam Giuliano gibi bir şey. İki al ver yapıp kaleye gidiyor, sinsi sinsi gol bölgelerinde dolaşıyor ve top bir şekilde adamı buluyor, son vuruş becerisi ve fiziği biraz daha yukarı çıkarsa gollere devam eder çok laf yutturur..
Crespo hakkında yine bir yargıya varamadım ama kıpırdanmış biraz..
Osayi, Ferdi, Muhammed şimdilik götürüyor orayı, Fenerbahçe patlarsa buradan patlar, bu tempoyu bu oyuncular bir şekilde gençlikleriyle kaldırırlar ama ligin ikinci yarısı başka olur, tecrübe ve kalite de ister, o tecrübe hiç birinde yok, kalite de bir tek Ferdi’de var..
Sonuçta çok önemli bir 3 puandı, Avrupa öncesi de güzel bir moral oldu. Sadece moralli değil, lider olarak döndü Fenerbahçe..
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907
