https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

MESİR MACUNU, ELVEDA !

Okunması Gerekenler

brunoBen fakir bir balıkçının oğluyum. Bir kaç balık için babam bütün gün çalışırdı, benim kazandığım paranın çok daha azı için insanlar çok daha ağır işlerde ve çok çok daha ağır şartlarda çalışıyorlar, ben 90 dakika koşmuşum çok mu? Dirk Kuyt…

Bazı şeyler vardır hayatımızda; sahip olduktan sonra kıymetini anlarız, internet böyle bir şey mesela. Fasikül fasikül biriktirilen, uğruna küçük ölçekli servetler harcanan, evin en mutena köşesinde özenle saklanan, bayrak gibi nesilden nesile aktarılması planlanan Meydan Larousse’lar, Britannica’ların içerdiği bilgi bugün dünyanın uzayda kapladığı hacim kadar Google arama motorunun içinde. Ancak internete sahip olduktan sonra bu büyüklüğün farkına varırız sonra da “yıllarca nasıl yaşamışız biz internetsiz yahu”deriz. Akıllı telefon da öyle. Pek çok teknolojik alet yine aynen böyle. “Eskiden internet mi varmış, telefon mu varmış” diye bir espri mi diyeyim ama hiç komik değil ya da bir anlayış mı diyeyim artık, ne diyeceğimi ben de bilemedim her neyse işte ondan bu toplumda var.

Kuyt Fenerbahce vs BursasporBi çukur açalım, bu anlayışı içine gömelim ve üstüne kireç dökelim. Bir de değerini kaybettikten sonra anladıklarımız vardır. Varlığına alışmışızdır ya, artık hayatımızın bir parçası olmuştur ya, önemsemeyiz. Değerini kaybettikten sonra anlayacaklarımızdan biri de Kuyt !! Uzunca bir süredir Feyennord’la ismi anılan Kuyt, kendi sosyal medya hesabından ayrılığı herkese duyurdu. Uzunca bir süredir ismi Feyenoordla zikrediliyordu diye özellikle tekrar ediyorum, takım kafilesine yapılan silahlı saldırıyla bir ilgisi yok bu transferin. Kuyt santrfor olarak başladığı kariyerinde, sonra sağ kanatta devam etti ve bir gün yolu Fenerbahçe ile kesişti. Hatta son Dünya Kupasında onu bir bek olarak bile izledik. O kupada ilerlemiş yaşına rağmen bir vazgeçilmez olduğunu tüm dünyaya bir kez daha gösterdi. Mutlaka sahada Ona ihtiyaç vardı, santrfor olmazsa, sağ açık, o da olmadı sağ bek, hatta ve hatta sol bek.

Hiç bir zaman topla çok becerikli olamadı Kuyt. Bir Babel değildi ama o hep Babel’den daha kıymetliydi. Top tekniği konusu bazı Fenerbahçelileri hayal kırıklığına uğrattı, bu yönü eleştirildi, hatta ismini Stoch’la aynı cümlede kulllananlar bile oldu. Oysa Kuyt’ın meziyetleri Stoch’dan çok daha önemli işlere katkı yapılabilir nitelikteydi. Sağ kanatta oynadığı sade ve basit oyun, üstün defans anlayışı, inanılmaz enerjisi, kendini unutturarak ceza sahasına yapmış olduğu çarpraz koşular ve attığı kritik goller çok daha önemli işlerdi. Bir takımın enerjiye mi ihtiyacı var ? Mesir macunu gibi, daya Kuyt’ı gitsin. O derece yani. Bir diğer önemli özelliği ise tecrübesi ve liderliğidir Kuyt’ın.

kuytHer takımın ihtiyacı olan meziyetler bunlar. İşler kötü gittiğinde, demoralize olunduğunda, takım krize girdiğinde, hem maç sahasında hem antrenman sahasında her takımın bir Kuyt’a ihtiyacı oluyor işte. Beşiktaş’ta Biliç’in elinde bir Kuyt yok; hocalığının tartışılması en çok da ondan mesela. Kuyt bugün hala dünyanın en saygın oyuncularından biriyse sebebi onun çok faydalı bir oyuncu olduğu değildir yalnızca. Liderlik vasfı, profesyonellik anlayışı, iyi bir insan olması ve mükemmel bir aile reisi olmasıdır aynı zamanda. Fenerbahçe sağ kanatta Kuyt’tan daha yeteneklisini bulacaktır, hiç şüpheniz olmasın ancak Kuyt gibi bir abiyi, onun gibi bir profesyoneli bulması hiç kolay değil. Kuyt’ın bu kararını önümüzdeki sezon daha çok konuşacağız diye öngörüyorum.

Bir Alex, bir Kuyt, bir Van Hooijdonk, bir Roberto Carlos, bir Tony Schumacher bulmak inanın çok kolay değil. Futbol kalitesi anlamında da kolay değil, profesyonellik ve mental anlamda da değil. Bu tip oyuncuların etinden sütünden, tüyünden yumurtasından bir ömür boyu faydalanacaksınız dünya kulübü olmak istiyorsanız. Futbolu bırakması, başka bir takıma transfer olması yolların kesin olarak ayrılması anlamına gelmemeli. Bu oyunculardan kulüpte, gerek bina içinde, gerekse saha içinde mutlaka faydalanmak lazım. Dünya futbolundaki vizyonlarından istifade etmek lazım. Türkiye’yi anavatanı kadar seven, Fenerbahçe aşığı Alex ve Van Hooijdonk gibi çok az yabancı oyuncu gördüm Fenerbahçe Spor Kulübü’nde. Kuyt da bunlardan biridir ve gerçekten çok önemli bir değerdir. İlerki yıllarda mutlaka yolu Fenerbahçe ile kesişmelidir diyebileceklerimizden biridir Dirk Kuyt.

Zira dünya kulübü olacağım iddiasındaysan ve öyle bir bütçen varsa dünya kulübü olmak için dünyaca saygınlığı olan yöneticilere ve abilere ihtiyacın var. Peki saydığımız bu isimlerden kaçı veya hangisi Fenerbahçe Spor Kulübü içinde beyaz yakalı olarak veya bir abi olarak görev yapmayı kabul eder ? Kendilerine güvenilir, işlerine karışılmaz, maaşlı inşaat işçisi veya bir eleman gibi muamele görmeyeceklerinden emin olurlarsa, hepsi de bu camia içinde görev almayı seve seve kabul eder. Peki sizce öyle bir ihtimal var mı ? Yolun açık olsun Kuyt ! Seni hiç unutmayacağız !!

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

bruno.monte@abcspor.com

@BrunoMonte1907

Son Haberler

AMATÖRCE

Yedigimiz iki gol de olacak iş değil. İlkinde ortada fol yok yumurta yok. Rakibin ne baskısı var ne pozisyonu....

Benzer Konular