Ülker Arena’da TOP16 son haftasında karşı karşıya gelen iki temsilcimizin mücadelesinde gülen taraf sarı-lacivertliler olurken, Anadolu Efes de, Unicaja Malaga’nın Laboral’ı yenmesi sonucu F8 vizesi alan bir diğer takımımız oldu.
Bu Unicaja’nın lacivert-beyazlılarda yaptığı 2.kıyak; 2009/10 sezonunda da, 13 Ocak tarihinde de 11.000 seyirci önünde deplasmanda Rytas’ı yenip Efes’i yine bir üst tura taşımışlardı.
Bu arada Türk Basınındaki sığ kafalı bir çok spor yazarından, maç esnasında olsun, sonunda olsun, Fener niye asılıyor, niye kazandı, bu mücadele niye serzenişlerine şahit olduk.
Ben kendi adıma anlam veremedim. Herşeyi geçelim bu spor ahlakına aykırı! Hadi onu da geçelim, her ne kadar abi-kardeş ilişkileri olsa da, Avrupa’nın gördüğü en büyük iki koçun ezeli rekabetleri de gözardı edilmemeli!.
Daha da ilginci, Fenerbahçe-Anadolu Efes maçı bittiğinde hala devam eden Unicaja-Laboral karşılaşmasında, sarı lacivertliler niye asılıyor diye sallayan ulemaların, Ispanya’da atılan her Unicaja basketinde ve mac sonunda; işte spor ahlakı tespitinde bulunmalarıydı ama şaşırdık mı ? Tabii ki hayır! Bunu derken onların yüzü kızardı mı ? Tabii ki bir hayır daha!
Ben Anadolu Efes’den çok daha iyi, organize ve dirençli bir basketbol bekliyordum. Yine de kötü oynadıkları söylenemez. 2 kez 11 sayı geriye düşmelerine rağmen maçı bırakmadılar ve 32.dakikada da Perperoglu faul atışlarıyla ilk kez ’61-59′ öne geçtiler. Hatta son dakikalarda biraz daha dikkatli olsalar kazanabilirlerdi bile… Ama Fenerbahçe’nin çok yönlü hücum silahları son dakikalarda sazı ellerine alıp, Efes’in servis kırmasına izin vermediler.
83-72 biten maçın en skorer ismi 24 sayıyla Goudelock oldu. Anadolu Efes de tam 5 oyuncu çift haneleri skorlara gelirken, Birkan Batuk 12 sayıyla en öndeki isimdi. Heurtel 8 asist yaptı ama karşılaşmayı sadece 3 sayıyla tamamladı.
Bir ilginç not da Euroleague yetkililerine! Birbirini çok yakından ilgilendiren, sonucunda 3-4 değişik senaryo ihtimali olan maçları neden farklı saatte oynatırlar cidden inanılmaz!
Şimdi bu gece çok anormal şeyler olmadığı sürece, Efes’in rakibi Real Madrid olacak ve saha avantajı da İspanyol devinde…
Final Four’un da Madrid’in evinde yani Barclaycard Center’da oynanacağını düşünürsek, kadro kalitesi olarak da aradaki fark da hepimizin malumu.. Anadolu Efes için seriyi uzatabildiği kadar uzatmak başarı olur ama ben temsilcimizin 5 maçlık seride 3 kez kazanabileceğini düşünmüyorum!
Herşeyin eğrisi doğrusuna denk gelip, deplasmandaki ilk 2 maçın birinde mucize olup servis kırsalar bile, Real Madrid’in F4 organizasyonu dışına kalmasına ne yetkililer, ne sponsorlar ve de Realli basketbolcular müsaade edecektir.
Umarım yanılırım ama 3-0 ya da 3-1 bitecek bir seri bekliyorum.
Öyle ya da böyle son 8’e iki takımla kalmayı başardık. Gönül iki takımımızı da Final Four’da görmek ister ama Fenerbahçe hem rakip hem de saha avantajı ile en az % 51 şansa sahipken, Anadolu Efes’in bunu başarması bu senenin en büyük basketbol sürprizlerinden biri olacaktır.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
tuna.ozkaya@abcspor.com
