https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

YENİ SEZONUN ŞİFRELERİ

Okunması Gerekenler

YENİ SEZONUN ŞİFRELERİ

Valerien Ismael’in göreve gelmesinden sonra bir taze kan etkisi yaşayan Beşiktaş, ilk sınavında lider Trabzonspor deplasmanından galibiyeti kaçıran taraf olarak alnının akıyla çıkmış, geçtiğimiz hafta ise evinde ağırladığı ligin kalburüstü takımlarından Alanyaspor’u farklı mağlup etmeyi başarmıştı.

Bu iki maçta da topla oynama üstünlüğünü bilinçli olarak rakibine bırakmakla birlikte, topa sahip olduğunda da hızla ve direkt olarak rakip kaleyi hedefleyen bir oyun anlayışıyla izlemiştik Siyah-Beyazlıları. Sadece bolca topa sahip olup rakip kaleye inmekte zorlanan değil, aldığı topu amaca yönelik olarak doğru ve çabuk kullanmak üzerine kurgulanmış bir oyun tarzıydı bu. Alanyaspor zaten ligin genelinde topa en çok sahip olan takımlardan biri olduğu için, Beşiktaş’ın oyun tarzıyla da birleşince, bir iç saha maçı için çok düşük sayılabilecek (%34) bir topla oynama oranına karşın rakibine 4 gollü ağır bir mağlubiyet tattırmıştı Kartallar.

Bugün ise Ismael hoca’nın ilk 2 sınavındakine çok benzemeyen bir rakip vardı karşısında: Giresunspor. Hücum gücü sınırlı olsa da iyi bir takım savunmasıyla kötü başladığı ligde sonradan çıkışa geçen Karadeniz ekibi, Beşiktaş’ı da ligin ilk yarısındaki en kötü dönemine yakalamış ve unutulmayacak ağırlıkta bir yenilgi yaşatmıştı.
O maçın rövanşı niteliğindeki bugünkü müsabakaya son 2 maçtaki 11 istikrarından yine ödün vermeden çıkmayı seçti Valerien Ismael. Sadece üçlü savunmanın sağında cezalı olan Welinton’un yerine Necip şans bulmuştu. Orta sahadaki Can Bozdoğan ve üçlü hücum hattının solundaki Alex Teixeira, tartışılan performanslarına karşın yine 11’de tercih edilmişti. Belli ki hoca ideal bir 11 yakalayıp sezon sonuna kadar o kadroyla devam etmek konusunda kararlıydı…

Beşiktaş yine ilk düdükten itibaren rakip kaleye hızlı hücumlar yapmayı amaçlayan bir görüntü verdi. Ancak son iki maçın aksine bu kez karşılarında geride daha az boşluk veren ve topun hakimiyetini Beşiktaşlı oyunculara daha çok bırakan bir rakip vardı. Bunun sonucu olarak Beşiktaş rakibine pek ciddi fırsatlar vermese de, kendisi de gol beklentisinin yüksek olduğu bir ilk yarı geçiremedi. Rakip ceza sahasına inebildiler, ama uzak şutlar dışında sadece bir kez Batshuayi ile ceza sahası içinden gol vuruşu imkanı bulabildiler, bunu da kaleci Okan kurtardı. Giresunspor savunmada sol kanadı daha zayıf, sağı ise daha sağlam bir görüntüdeydi, bu nedenle Beşiktaş da güçlü olan Rosier ve Ghezzal’lı sağ kanadını ilk yarıda çok çalıştıramadı. Daha etkili olan akınlar soldan Rıdvan’ın dikine içeriye doğru yaptığı dalışlar ile geldi, ama Alex oynadığı pozisyonun gerekliliklerini yerine getirmekte halen etkili değildi.

İkinci yarıya oyuncu değişikliği olmadan başlandı, bu yarıda daha tempolu bir oyun sözkonusuydu. Beşiktaş genellikle savunmadan Montero’nun oyun kuruculuğu ile ataklarını başlatıyordu, ama topun 3. bölgeye sağlıklı bir şekilde ulaşması için Montero ile hücumdaki isimler arasında köprü görevi görecek isim eksikti Beşiktaş’ta. Bu isim pozisyonu itibariyle Can Bozdoğan, ama bu oyuncu sadece top rakipteyken baskısı ile fayda sağlıyor. Top kendisine geldiğinde ise teknik kapasitesi çok düşük olmamasına rağmen top kullanımında şaşırtıcı derecede yetersiz. Bu nedenle de sözleşme yapılması konusunda pek sıcak değilim şahsen.

Ismael hoca bu kez değişiklikler için fazla beklemedi, 55.dakikada takımın iki zayıf halkası Can ve Alex oyundan alınırken, yerlerine Pjanic ve N’Koudou girdiler. Ancak bu ikilinin de takıma beklenen katkıyı verebildiklerini söyleyemem. Beşiktaş bu dakikadan itibaren son düdük çalana kadar oyunu rakip yarı sahaya yıkmayı başarsa da, 3.bölgedeki kalite eksikliği yine gol bulmasının önünde engel oldu.
Zaten bu sorunun Beşiktaş’ın bu sezon kangren haline gelen problemi olduğunu defalarca yazdık. Öyle ki, ben bunu yazmaktan usandığım için bir an önce sezonun bitmesini ve bu sorunun kaynağı olan oyuncuların takımdan ayrılıp, yerlerine Beşiktaş seviyesindeki oyuncuların gelmesini çok istiyorum!

77’de gelen Rıdvan/Umut ve Batshuayi/Güven değişiklikleri de çare olamadı. Beşiktaş oyunu yanlış oynamadı aslında. Minimum sayıda gereksiz orta yaptı, mümkün olabildiğince ayağa paslarla rakip savunmayı açmaya çalıştı, ara ara uzaktan şutlar da denedi. Ancak yukarıda değindiğimiz gibi, oyun üstünlüğüne her ne kadar sahip olsanız da iş dönüyor dolaşıyor, skoru getirecek oyuncuların becerisinde bitiyor. Beşiktaş’ta Ghezzal dışında ofansta üstün yetenekleri olan hiçbir oyuncu yok. Üstün becerilere sahip olmak bir yana dursun; çoğu zaman basit olanı düşünüp uygulayacak, golü koklayabilecek, son pasları ve vuruşlarıyla problem çözebilecek oyuncusu bile yok! Ne Güven, ne N’Koudou, ne Alex bu konuda çare olmaya yakınlar. Hele Batshuayi’nin yeni sezonda kalması gerektiğini savunan kesimleri dehşetle izlemekteyim! Son vuruş ve karar yetileri bu kadar düşük seviyede bir oyuncunun Beşiktaş’ta devam etmesi demek, kesin bir şekilde bir sezonun daha başarısız tamamlanması anlamına gelecektir.

Şu dönem Beşiktaş’ın zaten elle tutulur bir hedefinin kalmadığı bir dönem olduğu için, alınan skorların da büyük önemi yok. İyi bir zamanda gelen Valerien Ismael, bu maçlarda edindiği verileri yeni sezonun şifresini oluşturmak için kullanacak. Kalan haftaları sistemini oturtmaya çalışarak ve yeni sezonda kullanacağı isimleri belirleyerek geçirecek. Şu an transferi kesin olan tek isim olan Gedson Fernandes’in dahi tek başına takıma sınıf atlatacağına inanıyorum. Onun gibi savunmaya, ileri üçlünün soluna ve santrafor bölgesine yapılacak 3 tane daha nokta transfer olursa Beşiktaş bambaşka bir seviyeye ulaşacaktır.

Bu sezonun büyük beklentiyle getirilen flaş transferleri Pjanic, Alex ve Batshuayi’yle de hiç düşünmeden yolların ayrılması taraftarıyım. Buna Larin de dahil. Hatta kalitesinin ölçüsüne bakmadan 11’de oynama ısrarı gösterecekse Güven’e de veda edilebilir.
Tüm bu noktalarda Ismael hoca ve sportif direktör Ceyhun Kazancı’nın verecekleri kararlar Beşiktaş’ın yakın geleceğinin belirleyicisi olacak..

mail: olcay.nurlu@abcspor.com

twitter @olcynrlu

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Son Haberler

AMATÖRCE

Yedigimiz iki gol de olacak iş değil. İlkinde ortada fol yok yumurta yok. Rakibin ne baskısı var ne pozisyonu....

Benzer Konular